Baykar, İHA’ların Ardından Nükleer Enerjide Çığır Açıyor: SMR Teknolojisi
Türkiye’nin savunma sanayindeki gururu Baykar, insansız hava araçları (İHA) alanındaki başarılarının ardından şimdi de nükleer enerji sektörüne adım atıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar tarafından yapılan açıklamalara göre, Baykar 40 megavat kapasiteli Küçük Modüler Reaktör (SMR) teknolojisi üzerinde çalışıyor. Bu stratejik hamle, Türkiye’nin enerji bağımsızlığını güçlendirme ve sürdürülebilir enerji kaynaklarına yönelme hedefinin önemli bir parçası olarak öne çıkıyor.
Baykar’ın geliştirdiği 40 megavatlık SMR ünitesi, tek başına 100 binden fazla hanenin elektrik ihtiyacını karşılayabilecek bir kapasiteye sahip olacak. Bu gelişme, teknoloji ve Türkiye için sadece savunma değil, enerji alanında da yerli ve milli çözümler üretme kararlılığını gösteriyor.
Küçük Modüler Reaktörlerin (SMR) Stratejik Önemi ve Avantajları
Dünya genelinde geleceğin nükleer enerji teknolojisi olarak kabul edilen SMR’ler, geleneksel büyük nükleer santrallere kıyasla pek çok avantaj sunuyor. Oxford Enerji Çalışmaları Enstitüsü Araştırma Görevlisi Dr. Adnan Shihab-Eldin, SMR’lerin birim başına sermaye maliyetinin daha düşük olması nedeniyle büyük yatırım riskini azalttığını belirtiyor. Ayrıca, geliştirilmiş güvenlik sistemleri, çok yönlülük ve farklı uygulamalar için yayılabilme kapasitesiyle öne çıkıyorlar. Shihab-Eldin, Türkiye’nin SMR çalışmalarını erken başlatmasının stratejik bir fırsat olduğunu vurguluyor ve ülkenin gelecek yıllarda bu alandaki en iyi teklifleri çekebileceğini belirtiyor. Ancak ilk örneği inşa eden değil, ikinci, üçüncü ve dördüncü örnekleri ekonomik maliyetle inşa edebilecek şirketleri seçme tavsiyesinde bulunuyor.
Ekonomik ve Çevresel Katkılar: Yeşil Mutabakat Uyum Süreci
Hergüner Bilgen Üçer Avukatlık Ortaklığı Kıdemli Ortağı Ümit Hergüner, SMR’lerin Türkiye’nin enerji güvenliğinde kritik bir rol oynayabileceğini ve sanayi üretiminde rekabet gücünü artıracağını ifade ediyor. Özellikle Avrupa Birliği’nin (AB) yeşil mutabakatına uyum açısından SMR’lerin büyük avantajlar sağlayacağının altını çiziyor. Hergüner’e göre, bu teknolojiyle üretilen elektriği kullanarak yapılan üretim, AB pazarında herhangi bir yaptırıma tabi olmadan ürün satışını mümkün kılacak. Konvansiyonel nükleer santrallere kıyasla SMR’lerin en büyük avantajlarından biri, ihtiyaç duyulan yere kurulabilmeleri. Bu durum, demir-çelik, alüminyum, çimento, gübre, cam gibi yüksek enerji girdisi gerektiren sektörler için sürdürülebilir enerji kaynağı oluşturabilir.
Rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir kaynakların süreklilik sorununa dikkat çeken Hergüner, SMR’lerin bu belirsizlikleri ortadan kaldırarak sürdürülebilir ve sürekli bir enerji kaynağı sunduğunu belirtiyor. SMR’lerin daha hızlı inşa edilebilmesi ve enerji dağıtımındaki kayıpları ortadan kaldırması da önemli avantajlar arasında yer alıyor. Örneğin, Akkuyu gibi merkezi bir santralden enerjiyi Anadolu’nun farklı yerlerine iletme ihtiyacı yerine, SMR’ler ihtiyacın olduğu yerin hemen dibine kurulabilecek.
Toryum Potansiyeli ve Türkiye’nin Gelecek Vizyonu
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Türkiye’nin 2050 vizyonunda 12 büyük ölçekli nükleer reaktörün yanı sıra, toplam 5 bin megavatlık SMR kapasitesine ulaşmayı hedeflediğini açıkladı. Bu vizyon, ülkenin enerji arz güvenliğini çeşitlendirme ve karbon ayak izini azaltma çabalarının bir göstergesi. Bu bağlamda, Bakanlık dünyada henüz gelişme aşamasında olan farklı SMR teknolojilerini de yakından takip ediyor. Türkiye’nin zengin toryum rezervlerine sahip olması, toryum yakıtlı otonom reaktörler üzerinde çalışan Danimarka merkezli Copenhagen Atomics gibi şirketlerle kurulan teknik temasları stratejik açıdan oldukça önemli kılıyor.
Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar da geçtiğimiz Eylül ayında nükleer enerjinin Bilim ve Teknoloji alanındaki önemine dikkat çekerek, “Türkiye bu alanda henüz hak ettiği düzeyde değil. Kendi nükleer kapasitemizi oluşturmak ve bu teknolojiyi bağımsız şekilde geliştirmek zorundayız. Bu, Türkiye için stratejik bir zorunluluktur” ifadelerini kullanmıştı.
Türkiye’nin SMR Yol Haritası ve Yasal Düzenlemeler
Türkiye, SMR teknolojileri için kapsamlı bir yol haritası belirlemiş durumda. Bu yol haritası şu aşamalardan oluşuyor:
- **2025-2029 Dönemi:** Strateji ve hazırlık sürecine odaklanılacak.
- **2030-2034 Dönemi:** Uygulama ve sahaya iniş dönemi olacak.
- **2035 Sonrası:** SMR teknolojisinin Türkiye’nin enerji sistemine tam entegrasyonu hedefleniyor.
Yeni bir nükleer enerji yasa tasarısı da hazırlanıyor. Bu düzenleme ile gerekli teknik ve güvenlik kriterlerini sağlayan özel sektör firmalarına, yerli SMR prototipleri geliştirme ve kurma izni verilecek. Bakanlık, nükleer Ar-Ge yatırımlarını teşvik etmek için çeşitli destek mekanizmalarını devreye sokmayı planlıyor. Tüm bu adımlar, Türkiye’nin sadece bugünkü değil, 2026’dan sonraki uzun vadeli enerji ihtiyaçlarını karşılamada önemli bir rol oynayacak ve ülkenin global enerji piyasasında stratejik bir konuma gelmesini sağlayacak. Bu gelişmeler, ulusal ve küresel gündem açısından da yakından takip ediliyor.
SMR (Küçük Modüler Reaktör) ve Geleneksel Nükleer Santral Karşılaştırması
| Özellik | Küçük Modüler Reaktör (SMR) | Geleneksel Nükleer Santral |
|---|---|---|
| Kapasite | 400 MW’ın altında (Örnek: Baykar 40 MW) | 1000 MW ve üzeri |
| Yatırım Maliyeti | Daha düşük birim sermaye maliyeti | Çok yüksek sermaye maliyeti |
| Güvenlik Sistemleri | Geliştirilmiş pasif güvenlik sistemleri (insan müdahalesiz soğutma) | Aktif ve pasif güvenlik sistemleri |
| İnşaat Süresi | Daha kısa, modüler üretim imkanı | Uzun inşaat süreleri |
| Kurulum Lokasyonu | İhtiyacın olduğu yere yakın, sanayi bölgelerine entegre edilebilir | Özel ve büyük alanlar gerektirir |
| Esneklik | Çok yönlülük ve esnek entegrasyon | Daha az esneklik |
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
-
Baykar nükleer enerji sektörüne neden giriyor?
Baykar, Türkiye’nin enerji bağımsızlığını artırmak, sürdürülebilir enerji kaynaklarına geçişi hızlandırmak ve yerli teknoloji geliştirme hedefleri doğrultusunda SMR (Küçük Modüler Reaktör) teknolojisiyle nükleer enerji sektörüne adım atıyor.
-
Baykar’ın geliştirdiği SMR’nin kapasitesi ne kadar olacak?
Baykar tarafından geliştirilen SMR ünitesinin 40 megavat kapasiteli olması ve tek başına 100 binden fazla hanenin elektrik ihtiyacını karşılayabilmesi hedefleniyor.
-
Türkiye’nin nükleer enerji vizyonu nedir?
Türkiye, 2050 yılına kadar 12 büyük ölçekli nükleer reaktör ve toplam 5 bin megavatlık SMR kapasitesine ulaşmayı hedefliyor. Bu vizyon, enerji çeşitliliğini ve arz güvenliğini artırmayı amaçlıyor.
-
SMR teknolojisinin avantajları nelerdir?
SMR’ler, geleneksel nükleer santrallere göre daha düşük yatırım maliyeti, geliştirilmiş pasif güvenlik sistemleri, daha kısa inşaat süreleri, modüler üretim imkanı ve ihtiyaç duyulan yere yakın kurulabilme esnekliği gibi avantajlar sunar.
-
Türkiye SMR geliştirme sürecinde hangi adımları atıyor?
Türkiye, 2025-2029 döneminde strateji ve hazırlık, 2030-2034’te uygulama ve sahaya iniş, 2035 sonrası ise tam entegrasyonu içeren bir yol haritası belirlemiştir. Ayrıca, özel sektörün SMR projelerine katılımını teşvik eden yasal düzenlemeler hazırlanmaktadır.

Bir yanıt yazın