Diyanet’ten Cuma Hutbesi: Fedakarlığın Zirvesi ‘Îsâr’ Çağrısı

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bu hafta ülke genelindeki camilerde okuttuğu cuma hutbesinin konusu ‘Fedakarlığın Zirvesi: Îsâr’ oldu. İslam’ın temel gayesi olan erdemli bir toplum inşa etme hedefi doğrultusunda, bencillik ve cimrilik gibi kötü huylardan arındırıcı bir duygu olarak öne çıkan îsâr ahlakı vurgulandı. Hutbe, toplumsal dayanışma, paylaşma kültürü ve kardeşlik hukuku üzerine güçlü bir çağrı niteliği taşıdı.

Îsâr Nedir? Fedakarlığın En Üst Mertebesi

Hutbede, ‘Îsâr’ kavramı geniş bir perspektifle ele alındı. Îsâr, yalnızca Allah’ın rızasını gözeterek, kendi ihtiyacı varken dahi başkasını kendine tercih etmek, insanların ihtiyaçlarını imkânlar ölçüsünde karşılamaya gayret göstermek olarak tanımlandı. Bu, kendini düşündüğü kadar, hatta daha fazla başkalarını düşünme, malından, zamanından ve rahatından fedakârlık yaparak iyiliğe koşma ahlakıdır.

Hutbeden Çarpıcı Mesajlar ve Örnekler

Diyanet’in hutbesi, îsâr ahlakının güncel hayattaki tezahürlerine ve önemine dikkat çekti:

• Ailede Îsâr: Şefkat, merhamet ve sabırla anne ve babanın, eş ve çocukların gönüllerini hoş tutmak.
• Engellilere Destek: Engelli kardeşlerimize hayatı kolaylaştırmak, onların gözü, dili, kulağı, ayağı ve eli olmak.
• Toplumsal Sorumluluk: Komşuların, akrabaların, muhtaçların, yetimlerin ve mazlumların yükünü hafifletmek. Özellikle Gazze’deki mazlum kardeşlerimize maddi ve manevi destek vurgusu yapıldı.
• Vatan ve Mukaddesat Uğruna Fedakarlık: Din, vatan ve mukaddesat uğruna yeri geldiğinde canı feda etmek.

Hutbe, îsârın merhamet, şefkat, sabır ve kardeşlik duygusuyla yoğrulmuş bir mümin ahlakı olduğunu vurgularken, bu değerlerin Kur’an-ı Kerim’den ayetler ve Peygamber Efendimiz’in (s.a.s) hadisleriyle desteklendiği belirtildi. İnsan Suresi’nden "Onlar yiyeceklerini yoksula, yetime ve esire seve seve ikram ederler ve şöyle derler: Biz sizi Allah için ikram ediyoruz; sizden ne bir karşılık ne de bir teşekkür bekliyoruz." ayeti ile Peygamber Efendimiz’in "Kendiniz için istediğinizi mümin kardeşiniz için de istemedikçe gerçek anlamda iman etmiş olamazsınız." hadisi öne çıkarıldı.

Günümüz Toplumuna Yönelik Kritik Uyarılar

Cuma hutbesinde, günümüz toplumunda îsâr ruhuna aykırı düşen bazı olumsuz davranışlara da çarpıcı şekilde dikkat çekildi:

• Trafikte yol vermemek, ambulans ve itfaiye araçlarının önünü kapatmak.
• Engelli park yerlerini ihlal etmek.
• Komşuyu rahatsız eden yüksek ses.
• Ürünlerde hile yapmak, kusurları gizlemek.
• Toplu taşımalarda yaşlı, hamile ve hastalara yer vermemek.

Bu davranışların îsâr ahlakıyla bağdaşmadığı ve toplumsal vicdanı zedelediği hatırlatıldı.

Asr-ı Saadet’ten İlham Veren Örnekler

Hutbede, Peygamber Efendimiz (s.a.s) ve sahabenin hayatından îsâr örnekleri sunularak, bu mübarek dönemin fedakârlık ve paylaşma ruhu hatırlatıldı. Müslümanlara kucak açan Ensar’ın cömertliği, Peygamberimizin insanların gönüllerini İslam’a ısındırmak için gösterdiği çabalar ve sahabenin malları ve canlarıyla sergilediği üstün fedakarlıklar öne çıkarıldı.

Hutbe, "Kul, kardeşinin yardımında olduğu sürece, Allah da onun yardımcısı olur." hadisiyle son bulurken, cemaate her fırsatta iyiliğe koşma, toplumsal dayanışmayı güçlendirme ve ihtiyaç sahiplerinin dualarında yer alma çağrısı yapıldı. Diyanet’in bu haftaki hutbesi, fedakarlık, paylaşma ve kardeşlik duygularının toplumda yeniden canlandırılması açısından güçlü bir mesaj olarak değerlendirildi.